Fatih Tezcan Balıkesir Müsiadın Organize Ettiği Gecede Konuştu: Devlet Namustur!

MÜSİAD Balıkesir Şubesi tarafından organize edilen kültür gecelerinin ilk konuğu Gazeteci Yazar, Analist Sayın Fatih TEZCAN oldu.

Salih Tozan Kültür Merkezinde gerçekleşen seminere Vali Mustafa Yaman ve Eşi, Emniyet Müdürü Sayın Feridun Boz katıldı. İlgi ile dinlenen konferansta açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Balıkesir Şubesi başkanı Harun Ertaş, “Türkiye Cumhuriyeti, tarihi boyunca hem dış güçlerin, hem de dış güçlerin içimize kadar giren uzantıları tarafından çeşitli oyunlara maruz kalmış, üzerine oyunlar kurulmuş, tuzaklar hazırlanmış bir devlettir. Ancak günümüzde artık her şey çok farklı. Türkiye’nin gücü, vizyonu, sosyo-ekonomik ve sosyo-politik konulara ola hakimiyeti, uluslararası arenadaki diklenmeden dik duruşu, tüm dünya devletlerinin dikkatlerini Türkiye’ye vermesine neden olmuştur. Artık Türkiye Dünya'da sözü olan, sözü dikkate alınan bir ülke olmuştur. Biz bu ülkenin gerçek sahipleri olarak, her zamanki kararlılık ve dik duruşumuzla bu oyunları bozmak için elele, yürek yüreğe, Yeniden Büyük Türkiye'nin inşası yolculuğunda birlikte yürümeye devam ediyoruz”.dedi. 

Suriye devrimi sırasında bölgeye ilk giden gazeteci olan sayın Fatih Tezcan konuşmasında üst akılın Türkiye üzerine oynanan oyunlarını ve Yeni Türkiye’yi anlattı. Tezcan, “ Yeni Türkiye’de put yok, idol yok, bu ülkede diktatör yok, olmadığı içinde üst akılın hedefiyiz. Üst akıl bu ülkeyi her daim putlarla, idollerle, kutsallarla yönetmiş. Artık bu yok dedi. Vatan haini değilse, kimseyi ayrıştırmadan sarılmak lazım, tutmak lazım, sevmek lazım, bölünmemek lazım, bunları yaparsak üst akılın oyununa gelmeyiz. Bizim korkmamız gerekenler, bizim gibi görünüp, paralelciler ile işbirliği yapanlardır. Devletin içinde cemaat olmaz, devletin içinde devlet olmaz, devlet namustur. Devletin sırrı namustur. Babaya, anaya, eşe anlatılmaz. Devletin sırrı namustur. Devlet adamı emiri amirinden alır, ağabeylerinden almaz, Pensilvanya’daki amerikanın adamı devletin adamı değildir dedi. Üst akılın en çok korktuğu şey Türkiye’deki liberal, Atatürkçü, solcu, İslamcı kimliklerin bir araya gelmesidir. Bundan korkar bu gerçek işbirliğidir.” Yoğun ilginin olduğu konferans soru-cevap şeklinde son buldu.